Bir sabah uyandığımızda çok farklı bir dünya ile karşılaşabiliriz. Hiç ummadığımız bir hayat bizim olabilir, belki de en kötüsüdür yaşadığımız, düşünmeden edemeyiz daha iyi hayatları ama bilemeyiz ki herkesin farklı olduğu bu hayatta hangi hayat bize uygun olurdu. Bir seçim yapsak nasıl yapardık bu seçimi? Kimin hayatını seçerdik? öyle bir ironidir ki hayat bizim hayatımızı seçmek isteyenler de var. Peki ya seçim yapmaktan vazgeçenler işte onlar yaşamanın bu hayatta olmadığına inanan ve kendi hayatının önemli olmadığını düşünen en özverili insanlardır.
Peki ya bir kumar olsaydı hayat, iki zar koysalardı önümüze ve bütün seçimlerimizi böyle yapsaydık ne değişirdi hayatta? İstediğimiz hayatları yaşayanların altın zarları mı olurdu? Altın zarla senin ki arasında ki fark hep düşeş gelmesi olmazdı herhalde sonunda bir şeyi kalmayıp altın zarlarını ortaya koyanlar hayatlarını kaybetmiş olurlardı. Bu işin ütopyası kumar değil zarlara sahip olmamızdır yoksa hayata gelmemiz, seçimlerimizi yapsak da yapamasak da kumar olan bir hayatta yaşıyoruz biz atmasak da zarları hayat bizim yerimize atıyor. Umut, tam burada devreye giriyor; Hep düşeş gelmese de altın zarlarımız olmasa bile, ortaya zarlarımızı koymayacak kadar ümitliyizdir.
in Edebiyat