in

Çocukken idi aşk

ocukkendiAşkı sordu kadın. “Sence?” dedi belki 6-6 gelir umuduyla atarak zarları.. “Büyüdük” dedi adam ve fırlattı zarları 4-4 gelsin diye. Dönüyordu zarlar. Adamın gözleri dönen zarlarda ve dalıp gitmişti çoktan.
Çocuktu. Düşman bellemişti komşunun iki küçük oğlunu. Tabi kendi de küçüktü ama onların ablalarıyla gidiyordu okula. Birbirlerini itmekten öteye gitmeyen düşmanlığı böldü, Abla. Aylardan Mayıs, tam eriklerin de ekşi olduğu vakitler. Hatırlıyordu adam; çünkü Kızın yüzü de öyle ekşiydi ağzını körlerken bizim adamın. Çocuklukta unutuluverir her şey bir anda. Önce körlemeler unutuldu, sonra itişmeler, sonra kavganın neden çıktığı, sonra… Sonra ikisi terk etti erik ağacının gölgesini oğlanların. Kaldı bizim adamın çocukluğuyla, suratını ekşiten kız. Kız oturdu su bidonlarının birinin üstüne. Derslerden konuştular biraz. Biraz hayattan. Biraz biraz derken geçiyordu zaman açlığa açlık katan ekşi eriklerle. “Şuradaki erik” dedi kız. Bakındı adamın çocukluğu kızın parmağından başlayarak ağacın dallarına. Görmüştü oradaki eriği. “Sen ona yetişebilir misin?” dedi kız. Hiç seslenmedi çocuk, başladı tırmanmaya ağaca. Maymun gibi tutundu da dalın birine. Aylardan mayıstı. Sallanırken erik ağacın dalında çocuk, göbeği görünüyordu. “Dikkat et, oradaki budak…”cümlesini tamamlayamadan kız, bizim oğlan çoktan çizdirmişti budakla göbeğinin kenarını. İnip ağaçtan aşağıya “Bir şey olmaz” dedi gözleri dolu dolu, uzatırken elindeki eriği kıza. Sonra tişörtüyle üstüne kapattı çizilen yerin ve koştu evine. Görmemeliler, kızmamalılardı ona. Mayısın o gününde bir kızın canı şuradaki erikten çekti diye. Gören de olmadı, kızan da. Şimdi kapandı o çizik. Bir daha da çıkılmadı hiç bir ağaca. O gün orada başlayan aşk bir anda yok olup gitti. Hiç kimse görmeden. Hiç kimse kızmadan.
Hadi artık 4-4 geldi diye yarım saattir söyleniyordu, kadın. Adam bozuntuya vermeden kaldırıp baktı kadına ve gülümseyerek “Büyüdük, çocukkendi aşk” dedi ve pullara uzandı sanki erik ağacındaki “Şuradaki Erik’e” uzanır gibi.

What do you think?

1 Beğeni
Upvote Downvote
Kırmızı Yazar

Written by Hüseyin EKİZ

Bir cevap yazın