in

Geç-miş

Buralara adımın yetmez ama o ayaklar hep en kavga tokat insanlara geri dönsün. Senin sesin kadar ağırı yoktu; o sesin cılızlaştığını duyunca yıkılsın dünya. En güçlüsü kalbindi; kesilmişsin, kanamışsın, kabuklanmışsın. Şansın varsa pişman olursun yoksa birisi buz kesmişliğinin ortasındaki yangına kurban gidecek. Cumartesi gecelerin her köşesini bildiğin yerlerde, artık isteyip istemediğinin ayrımını yapamadığın bir hayat ellerindeyken sarhoş olsun. Gün batana kadar kurtarılan memleketlerin kadrajından yapmacık bakışlı sokak kedileri ve bir kurma mutlulukla devam et kaldığın yerden. Merak etme, bu yaptığın adil değil ama adilik de olmasın adı. Deneme sürüşündeki tramvayın yalnızlığından da nasibini alırsın arka fonunda dans ettiğin mekanların kalabalığında kahkaha atarken. Her şey bölünecek, her an bir öncekine karışma isteği ile geriye sarıp sarıp duracak kafana sıkışan tüm anılarını. Beyninde tersine akan zaman, ayaklarının altından yol olup ileri akarken sen ikisi arasına sıkışıp kalacaksın. Devrilmez diye ahkam kestiğin o keskin kararların gün içinde sayısız kez kalbine batacak. En güzel manzaraların fotoğraflarını çek ve hep görünürde onları sergile herkese.

-hem zaten dil tutulması fotoğraflanamaz.

Yüzünü dökme avuçlarıma, ellerim üşür, bulutlar titrer pencerende. Parmaklarımdaki yıldırımlar bedenine düşer ve bu yüke dayanamaz; halimi anlayacak olursun. Kaldıramayacaksın bunu dikkat et. Hiçbir şey bilmemek ve bildiğini sandıklarına gözyaşı dökememek sonun olacak. Kim oralardaysa sarıl bir an önce, çünkü bana ulaşman imkansızlaştı o çizgiyi geçince.

ve ‘zaman’ a ne kadar inanırsan inan,

zaman asla geleceğe dönüşmeyecek ve silip atmayacak eskiyi.

What do you think?

0 Beğeni
Upvote Downvote
Kırmızı Yazar

Written by Melis Erdoğan

Sayın okur,bi yerlerde yaşıyorum ama oralara hiç ait olamıyorum.Bilmek istediklerini sor,çekinme.
ve kendini bu kadar hırpalamana değmiyor hiçbiri, boşver.

Bir cevap yazın