in

Güney Asya Bölgesel İşbirliği Örgütü

 

Bu çalışmada,uluslararası ilişkilerin gelişmesi sonucu önem kazanan, kimi zaman devletlerden daha önemli pozisyona sahip olan örgütlerden biri olan Güney Asya Bölgesel İşbirliği Örgütü (SAARC)  ele alınacaktır. Batı tarafından değil de Asya tarafından seçilmesinin nedeni ise ilişkilerin sadece Batıda değil evrensel manada dünyada etkin olduğunu göstermektir. Bu örgüt ele alınırken önce tarihsel manada örgütün ortaya çıkışına değinilecek sonrasında kuruluş aşamasından bahsedilecek ayrıca örgütün üyelerine ve yapısına değinildikten sonra örgütün amacına değinilecektir. Son olarak da örgütün faaliyetlerinden bahsedilecek ve örgüt incelenmesi bitirilecektir.

a-)Örgüte Tarihsel Bakış

 

Güney Asya ülkeleri arasında bölgesel işbirliğini geliştirmek fikriyle, kurulum çalışmaları 1980 yılında Sri Lanka’nın başkenti Kolombo’da düzenlenen zirveyle başlayan Güney Asya Bölgesel İşbirliği Örgütü (SAARC-South Asian Association for Regional Cooperation), 8 Aralık 1985 tarihinde Bangladeş’in başkenti Dakka’da Hindistan, Pakistan, Bangladeş, Butan, Maldivler, Nepal ve Sri Lanka’nın Devlet/Hükümet Başkanlarının katılımıyla yapılan toplantıda tüzüğünün kabul edilmesiyle resmen ihdas edilmiştir. Yukarıdaki yedi üyeye ek olarak 2007 yılında Yeni Delhi’de düzenlenen 14. SAARC Zirvesi’nde Afganistan anılan örgüte üye olarak kabul edilmiştir.

b-)Örgütün Kuruluşu

 

Güney Asya Bölgesel İşbirliği Teşkilatı’nın (SAARC) tüzüğü 7-8 Aralık 1985’te Bangladeş’in Daka kentinde ilgili ülkelerin Devlet ve Hükümet Başkanları’nın katılımı ile yapılan ilk toplantıda, 8 Aralık 1985’te kabul edilmiştir. Burada örgütün merkezi Katmandu olarak belirlenmiştir. Bu toplantı 1981’den beri, önce Dışişleri Sekreterleri daha sonra Dışişleri Bakanları düzeyinde gerçekleştirilen bir dizi toplantıdan sonra; Bhutan, Bangladeş, Hindistan, Maldivler, Nepal, Pakistan ve Sri Lanka’nın Devlet ve Hükümet Başkanları düzeyinde gerçekleşen ilk toplantı olmuştur.

c-)Örgütün Üyeleri

 

Güney Asya İşbirliği Örgütünün üyelerine bakacak olursak; Afganistan, Bangladeş, Butan, Hindistan, Maldivler, Nepal, Pakistan, Sri Lanka. Ayrıca gözlemci üye statüsünde bulunan devletlerde vardır. Bunlar: ABD, AB, Çin, Avustralya, Japonya, Güney Kore, İran, Myanmar, Mauritius. Türkiye’de 2011 yılında gözlemci üyelik için başvuruda bulunmuştur.

d-)Örgütün Yapısı

 

Teşkilatın en yetkili mercii yılda bir kez toplanan, üye ülke Devlet ve Hükümet Başkanları’nın oluşturduğu Kurul’dur. Devlet ve Hükümet Başkanları ya da bağlı organlarda alınan bütün kararlar, oybirliği ile alınmaktadır. Üye ülkelerin Dışişleri Bakanları’ndan oluşan Bakanlar Konseyi, Teşkilatın Politikalarını oluşturmaktan ve gerekli ilave mekanizmaları kurmaktan sorumludur. Bakanlar Konseyi yılda iki kez olağan olarak ve üye devletlerin isteği ile olağanüstü olarak toplanmaktadır. Daimi Komite üye ülkelerin Dışişleri Sekreterlerinden oluşmaktadır ve Teşkilatın ortak programının izlenmesi ve koordinasyonundan, proje ve programların onaylanmasından, gerekli mali düzenlemelerin yapılmasından, sektörler arası önceliklerin tesbit edilmesinden, bölgesel ve bölgesel olmayan kaynakların oluşturulmasından ve yeni işbirliği sahalarının belirlenmesinden sorumludur. Daimi Komite Bakanlar Konseyine sürekli rapor verir ve meydana gelen siyasi sorunları Konseye iletir. SAARC Sekreterliği 16 Ocak 1987’de Katmandu’da açılmıştır. Sekreterliğin görevleri; SAARC faaliyetlerinin takibi ve uygulanmasını koordine etmek, Teşkilatın toplantılarına hizmet vermek, SAARC ve diğer uluslararası kuruluşlarla iletişim kurmaktır.

e-)Örgütün Amacı

 

Örgütün amacına değinecek olursak; Güney Asya halklarının refahını arttırmak ve yaşam kalitesini yükseltmek; bölgede ekonomik büyümeyi hızlandırmak, sosyal ve kültürel kalkınmayı teşvik etmek ve bölge insanın potansiyelini ortaya çıkararak onurlu bir yaşam sürmesini sağlamak; Güney Asya ülkelerinde özgüveni yükseltmek, ülkelerin birbirlerine duydukları güveni geliştirmeye ve birbirlerinin sorunlarına anlayışla yaklaşmalarına yardımcı olmak; üye ülkeler arasında ekonomik, sosyal, kültürel, bilimsel ve teknik alanlarda aktif işbirliğini güçlendirmek; gelişmekte olan diğer ülkelerle işbirliğini güçlendirmek; üyeler arasında ortak çıkar alanlarında ve uluslararası platformlarda dayanışmayı geliştirmek; aynı amacı taşıyan uluslararası ve bölgesel örgütler ile işbirliği yapmak olarak açıklanabilir.

2-)FAALİYETLERİ

 

Hindistan ile son yıllarda üst düzeyli ziyaretlerle giderek hız kazanan yakın temas ve işbirliğimiz, Afganistan’ın istikrara ve barışa kavuşmasına yönelik aktif çabalarımız, Pakistan ile mevcut yakın ilişkilerimiz ve bölgeye verdiğimiz önem çerçevesinde SAARC’taki gelişmeleri yakından takip etme gerekliliği doğrultusunda ülkemiz 2011 yılında SAARC’a gözlemci üye sıfatıyla katılmak için başvuruda bulunmuş olup başvurumuz değerlendirme aşamasındadır .

Küreselleştirilmeye çalışılan ABD merkezli tek kutuplu dünyada her şey küreselleşme mimarlarının istekleri doğrultusunda olmuyor. Putin önderliğindeki Rusya Federasyonu, doğuda uyanan dev Çin, batıda siyasi birliğini tamamlamaya çalışan Almanya-Fransa eksenli Avrupa Birliği ABD’nin yayılmacı politikalarına karşı çıkmaya başladılar bile. Şu anda fazla bir şey yapamıyorlar, fakat ABD güçleri her tarafa yayılıp dağılmaya ve kontrolü kaybetmeye başlayınca seslerini daha güç çıkaracakları aşikâr. Bu aktivitelerden biri geçtiğimiz haftalarda Pakistan’ın İslamabat şehrinde yapıldı. Güney Asya Bölgesel İşbirliği Teşkilatı (SAARC) Zirvesi’ne Pakistan, Hindistan, Bhutan, Bangladeş, Nepal, Maldivler ve Sri Lanka’nın devlet ve hükümet başkanları katıldı. Üç günlük yoğun komisyon görüşmelerinin sürdüğü zirve toplantısı 6 Ocak 2004 tarihinde çalışmalarını tamamladı. Çalışmalar sonunda bölgenin iki büyük ülkesi Hindistan ve Pakistan arasındaki gerginliğin bu zirve ile yumuşama ortamına girmesi bölge barışı ve ülkelerin gelecekteki işbirliği açısından memnuniyet yarattı.

Toplam nüfusları milyarı aşan bu yedi ülkenin liderleri uluslararası terörizme karşı birlikte mücadele etme kararı aldılar. Ayrıca bölge insanının belini büken yoksulluğa karşı işbirliği içinde çalışma yöntemlerini araştırdılar. Ve uzun zamandır konuşulan “Güney Asya Serbest Ticaret Bölgesi’ni” oluşturmaya da karar verdiler. Bu yılki toplantıların en büyük başarısı 3 yıla yakın bir süredir birbirleri ile ilişkilerini tamamen kopartan Pakistan ve Hindistan arasındaki yakınlaşma olmuştur. Hindistan ve Pakistan Devlet Başkanları yaptıkları ortak açıklama ile iki ülke arasındaki görüşmelerin Şubat ayında yeniden başlayacağını duyurmuşlardır. Keşmir’in paylaşılması yüzünden yıllardır sorun yaşayan bu iki ülke Keşmir bölgesinde istikrarın sağlanması için müşterek operasyon yapma kararı almışlardır.

Bu husus gerek bölge barışının kalıcılığı ve gerekse ülkelerin ortak kalkınma hamlelerinin başlatılması için önemlidir. SAARC ülkelerini etkileyen diğer bir husus da 11 Eylülden sonra ABD’nin bölgedeki etkinleşen durumudur. Afganistan’ın işgali ile başlayan ABD yayılmacılığı karşısında Hindistan’ın bölgede birlikte çalışabileceği Pakistan ile sorunlarını süratle çözmesini bu devletle iyi geçinmesini zorunluluk haline getirmiştir. Çünkü ABD-Pakistan ilişkilerindeki ilerleme zaman içinde kendi aleyhine olacaktır. Birlikte güç oluşturmaları ABD’nin bölge üzerindeki varlığını zorlaştıracaktır. İşte bunun için Hindistan, kendi iç ve dış güvenliği açısından birinci derecede önemi haiz Keşmir Sorunu’nu çözmek ve bu çerçevede de Pakistan’la aralarındaki güvensizlik ve düşmanlık havasının ortadan kaldırmak istemiştir. Bunda haklıdır. Türkiye gerek Pakistan ve gerekse Hindistan ile tarihten gelen dostane ilişkiler içerisindedir. Bu konumunun giderek güçleneceği aşikâr olan SAARC ile daha da ileri seviyelere ulaşacağını şimdiden söyleyebiliriz.

What do you think?

0 Beğeni
Upvote Downvote

Bir cevap yazın