in

Hiç duyulmamış ezgiler

 5239c68f05d233653e000013Aynada kendime bakıp, sadece görmek istedim. Böylesini canımı yakan, boğazımı düğümleyen , nefesimi kesen acıyı görmek istedim. Kalbimde olduğunu düşündüm ama değildi. Tüm vücudumda hissettiğim bu sıcaklık, sancıdan çok daha öte bi şeydi. Görmek istedim, elimle söküp atabilmeyi isterdim belki de. İmkansız olduğunu bildiğim halde. Sahi neydi bu ? Saç uçlarımdan ayak tırnaklarıma kadar uzanan bir acıyı neye benzetebilirdim ? Yoksa aklımın bir oyunu muydu, beni kendime bile küstürecek denli.

Biri çıkıp anlatsa; bunları yaşayacaksın, bunlara gülecek bunlara ağlayacaksın dese asla inanmazdım. Ne kadar da ütopik hayallerim varmış. Ben buymuşum, kalıbımın dışına çıkmak şöyle dursun, parmağımı uzatıp yoklayamazmışım bile.

Aynada içimi göremiyorsam bile, kafamın içindeki sesleri bastırabilecek bugüne kadar hiç duymadığım bir ezgi olmalıydı kulaklarımda. Yenilemem lazımdı aklımın dekorasyonunu. Bu düşünceler çoktan harabe olmuş, içime kadar yayılmıştı… Yeni başlangıçlara, hiç edinilmemiş umutlara, ilk defa yazılacak notalara ve belkide aynada içimi gösterecek şiirlere ihtiyacım var. Benim herkesten çok kendime ihtiyacım  var. Kaybedilmek üzere olan tüm hayallerime…

What do you think?

0 Beğeni
Upvote Downvote
Turuncu Yazar

Written by Nazlıcan Aslan

98 yılının en soğuk günlerinden biriymiş, Ekimin 24.gününde gelmişim dünyaya. Babam memur olmasa da bi o şehir bi bu şehir derken sonunda Ankarada buldum kendimi. Hacettepe Üniversitesinde sosyolog olma yolunda ilerliyorum, güvenemiyorum olamayadabilirim.
Bkz: Toplumu inceleyeyim derken kalan aklımı da kaybedebilirim . O yüzden güneşli ve aydınlık günlerde buluşmak umuduyla...

Bir cevap yazın