in

Koşulsuz sevgi

Seviyoruz kaygısızca, koşulsuzca sonunu düşünmeden nereye varacağını bilmeden. Kapatıyoruz gözlerimizi bir ufkun maviliğini, gecenin siyahını, güneşin kızıllığını görmeden bir rüzgar esintisine, belki bir kuş sesine bırakıyoruz kendimizi. Seviyoruz, çok seviyoruz, soluksuz nefesimiz kesilircesine, canımızdan can gidercesine peki hiç durup düşünüyor muyuz kendimizi ve benliğimizi nereye gittiğimizi?

Ben sizin yerinize bizim yerimize cevaplayayım. Hayır! Sadece bir an bir dk düşünsek bu şekilde olmazdık. Evet haklısınız sevgi dünyanın en mükemmel duygusu, kuşkusuz yaşamın en büyük hazinesi. Ancak karşılıklı fedakarlıklar içerdiği sürece, verdiğiniz sevgi karşılıksız kalmadığı, her şeyinizi verdiğiniz karşı taraftan, bir saniye bile kuşku duymadan gözlerindeki güveni her hücrenizde hissedinceye kadar mükemmel bir duygu olduğunda size katılıyorum. Fakat bunlar yoksa sevgi yorar, yıpratır insanı.

Sevgi öyle bir duyguya dönüşür ki kendinizi tanıyamaz birey olmaktan çıkarsınız adarız kendimizi karşı taraftaki bizim sevgimizden yararlanan insana, onun için önemli olan sevilmektir. Hep daha fazlasını ister sevgi, emek, aşk onun için sadece karşı taraftan gelen duygular silsilesidir. Beslenir bizden, sevgimizden. Şimdi açın gözünüzü, açın bakın çevrenizde sizi mutlu etmek için hatta birlikte mutlu olmanız için harekete geçen insanlara bakın. Belki en yakınınızda belki mesafelerce uzağınızda ama sen ve ben diye değil biz diyerek düşünen, sevinen, mutluluğunuzu paylaşmak mutsuzluğunuza ortak olmayan insanları görün ve evet şimdi sevin çokça sevin.
Hep sevilmek ve sevmek üzere görüşürüz.

What do you think?

0 Beğeni
Upvote Downvote
Okur

Written by Ecem ünal

Hemşirelikten sosyologluğa belki burdan da başka bir alana yani kısaca daldan dala ha bu arda beni ararsanız şanssızlık nerde ben orda bide şey diycem en sevdiğim yemekte makarna
E hoşgeldiniz benim dünyama

Bir cevap yazın