Mutlu Ol

Mutluluk; kimine göre hissedebildiğimiz onlarca duygudan biri sadece. Kimine göre değeri anlaşılmayan herhangi bir şey işte. Kimine göreyse hiç bulamadığı değerli bir altın gibi.

İnsanlar neden mutlu değil? Neden sürekli mutsuz, bitkin, bıkmış insanlar var çevremde? Bunları çok düşünüyorum. Mutlu olmak için ne yapılabilir? Sonra aklıma tek bir şey geliyor: hiçbir şey. Hiçbir şey yapmazsan mutlu olursun. Günlük zamanda yaşadığın ufak ufak sorunları dev hâline getirmezsen, insanların amacı kötülük olmasa bile yaptıkları her harekete darılıp üzülmez isen, başından geçen olay ne kadar büyük olursa olsun hâlâ her şeyi düzeltme gücünün senin elinde olduğunu unutmazsan… mutluluk zaten senin olacak.

Bazısına zor geliyor bu saydığım ve daha sayamadığım onca pozitif şey. “Hiçbir şey diye buna mı diyorsun?” Evet. Evet buna diyorum çünkü aslında bu saydığım şeyler o kadar basit şeyler ki. Olması gereken bu çünkü. O düşünülen kara, bizi her an mutsuz eden, stres altına sokan şeyler var ya, asıl zor olan onu yapmak! Benim aklım almıyor. Bir insan nasıl bile bile kendini kapatır? Neden bunca güzellik varken hep kötüsünü görür? Neden hayatındaki kötü şeylere yoğunlaşıp iyi geçireceği anları da mahveder? Anlamıyorum.

Herkes kadar zor an yaşadım elbette. Belki de çevremdeki bir çok insandan daha çok zorlandım – zorlanıyorum. Ama hiçbir zaman yaşadığım kötü şeye üzülmeyi ertesi güne kadar uzatmadım. Sabah olduğunda “Bugün çok enerjik hissediyorum!” dedim ve ne oldu? Enerjim tükenmedi! Beni üzen şeyleri yapmamak, üzen ortamlarda bulunmamak benim elimde. Her şey benim elimde, her şey. İsteklerime ulaşamayacağımı düşünürsem elbette ulaşamam. Ben bunu yaparım, benim neyim eksik, diye düşünürsem hedefime ulaştığımda kocaman gülümsediğim anı yaşayabilirim.

Ha olur da, beni bu hayatta mutlu edebilecek hiçbir neden yok, diyorsan; hayatını değiştirmek de SENİN ELİNDE. Bahane üretip durmak yalnızca başkalarının istediği hayatı yaşamana neden olacak. Unutma, hayat gerçekten çok kısa. Bak bir çevrene. Kaçı istediği hayatı yaşamış? Kaçı üzerindeki giysileri kendi istediği için giymiş? Ya da kaçı istediği yemekleri yiyor? Belki de on kişiden ikisi en fazla. Sen de öyle olup mutsuz mu olmak istersin yoksa çabalayıp buna bir son vermek mi? İstersen şu an mutsuz olduğun hayattan çıkabilirsin. Belki hemen, belki bir kaç sene sonra ama çıkabilirsin. Öyle oturduğun yerden benim mutlu olmak için bir sebebim yok, demek çok küçük düşürücü bir durum değil mi? Sebebim yok dediğin için sebebin yok. Beynimiz o kadar saf ki! İnanamazsın. Havalar ısınmadan bir dene: çık dışarı. Üşüyor musun? Çok güzel. Şimdi sürekli kendine üşümediğini, güzel ve ılık bir bahçede olduğunu söyle. Göreceksin. Beynin bu söylediklerine kanacak ve üşümen sona erecek. Mutluyum, dersen mutlu olacaksın. Hayatım çok zor, dersen zorlanacaksın. Ben her şeyi başarabilirim, dersen de tebrik ederim, her şeyi başardın. Çünkü hepsi o cümlede saklı; ben her şeyi başarabilirim! Beyninin saflığından yararlan ve kendine pozitif şeyler söylemeyi unutma.

Şunu anlamak zorundayım:
Yalnız değilim.
Tüm bu korkuları, stresi çeken yeryüzündeki tek kişi ben değilim. Ama farklı olmak zorundayım! Ayağa kalkmak ve tüm o pes edenlerden sıyrılmak zorundayım!
Yürümem değil… koşmam gerek!

Durduğun yerden bekleyemezsin o güzel günleri.
Önce kendine inanmalı, hayallere sarılmalı ve her geçen gün daha çok istemelisin.
İşte o zaman ulaşacaksın zafere.
Sadece hayal kurarak, plan yaparak ya da milyonuncu kez “bu sefer başlıyorum” diyerek değil.
Harekete geçerek!
Baktın olmuyor mu? Gelmiyor mu hayellerin sana?
Beklemeyeceksin, sen koşacaksın onlara! Tutacaksın kolundan, sen getireceksin hayatına. Ne demiştik?

Bitmiş bir hikayeyi geri saramasam da, yenisini yazmak benim elimde!

Çok güzel geliyor kulağa; güzel bir mesleğinin, evinin, arabanın olmasını hayal ediyorsun belki de. Mutluluğu orada bulacağını düşünüyorsun. Aslında hayır. Birisine yardım etmeyi denedin mi hiç? Maddi yardımdan bahsetmiyorum. Herhangi bir şey olabilir. Kaybolmuş bir çocuğa yolu göstermek, evine göndermek bile kalbini rahatlatır insanın. Bir tehlikeyi önlemek kendine olan güvenini getirir ve beraberinde mutluluğu da. Bunların karşısına çıkmasını beklemene de gerek yok. Sevdiğin biriyle sohbet et. Ya da konuşma, git saatlerce onunla otur. Sadece otur. Bak nasıl rahatlayacaksın.

Paraya ihtiyacın yok aslında. Bir çok insan mutluluğu para da arasa da, asıl mutluluk içinde. Bahar geliyor. Bir parka, yeşilliğe git. Giderken de yanına kulaklık ve kitap almayı unutma. Yanına da yiyecek koy. Mis!

Atla otobüse. Aklına gelen herhangi bir durakta in ve indiğin yeri keşfet. Yaşadığın şehri bil hiç değilse.

Ya da al bisikletini. Git gidebildiğin yere kadar. Çevrene bak. Hayatının aslında ne kadar güzel olduğunu hatırla. Diğer zor hayatlara tanık ol ve şükret. Aslında her şeyin senin stresinden kaynaklandığını, her şeyin yolunda olduğunu bil.Kendine vakit ayır! İçi tamamen zifiri karanlık olmamış her insan hoşlanacaktır bunlardan. Ve tekrarlamayı unutma: M U T L U  OL!