in

Yaşlı genç

İlk defa görenin hayranlıkla baktığı kız kulesinin önünden ruhsuz geçiyorum.
Tarihi İstanbulun tüm derdini üstüme almış gibiyim.
Yorgun…
Kalmadı ilk günkü heyecanım, kalmadı gençliğimde ki delikanlılığım.
Sanki yorgun bir savaşçıyım.
Bombalarla ölürken bu şehirde insanlar,
Tepki bile veremez oldum, varsın desinler “ruhsuzlar”.
Kadıköy sahilinde sabah olurken vapura binip gitmek lazım buralardan.
Belki bize eşlik eder martılar, kuşlar.
Manzarama galata eşlik ederken, durakalsam, düşlesem.
Kaç sevgiliye ev oldun, kaç insana mezar?
Nerede o eski İstanbul nerede güzel insanlar ?
Bir sevgiliyi sever gibi sevmek seni
Bir vatana aşık olmak gibi sana aşık olmak…
Sen ki parası olana yurt, garibana mezar.
Hissediyorum bu genç yaşımda omuzlarımda ki yükü, omuzlarım çökük geziyorum.
Gözlerime vuruyor o yük gözlerim yarı kapalı.
Ben ki 19’unda bir genç, olması gerekirken hayatımın rengarenk,
Ölümü yaklaşmış idamlık gibi hissetmemde ne demek?

What do you think?

1 Beğeni
Upvote Downvote
Kırmızı Yazar

Written by Ozan Can Temiz

Yıllardır halk müziği ile uğraşmış, bağlama çalmaya doyamamış, az biraz şiir yazmış, halk oyunlarına gönül vermiş, doğuştan adı gibi Ozan olmaya çalışan ancak siyasal bilgiler okuyan, 20'sin de bir genç. Daha çiğsin yan dediler...

Bir cevap yazın