in

Bombaların sesinden korkmaz iken

Bombaların sesinden korkmazken,yıkılan hayallerimin sessizliğinden korktum….

Savrulan acıların çığlığında duyuyorum, küçücük bir kız çocuğunun gözlerinden damlayan kanların sesini.. Bir anayı bir babayı bin acıya tercih eden yetimlerin hayat mücadelesinin ismi: HALEP, SURİYE… Sıcacık odasının sessizliğinde huzurla uyumak değil istedikleri, anasının babasının kardeşlerinin yüreklerindeki en değerli parçalarında kendilerine ait bir ev bulmak tek yaşam gayeleri. Bomba sesleriyle uyuyan bomba sesleriyle uyanan bir ülkede yaşayan çocukları hayal edin. Nice yetimler nice öksüzler.. Sevgisiz, korkuyla, acıyla yalnız bir şekilde yetişen bir nesil üstelik vatanlarına aitlik hissiyatı oluşmadan..

Etraf kalabalık, her yüreğin kendi sesiyle oluşturduğu acıların yankıları sarmış ülkeyi. Mazlumların çığlıkları doldurmuş gök kubbeyi. Tek sığınakları ‘Allah’. Muhtaç olduğu tek şey sevgi. Binlerce insanın hayallerinin yok olduğu, evlerinin harap edildiği, hayatlarındaki mutluluklarına duvar örüldüğü yakılmış yıkılmış bir ülkede gözlerini yeni açmış bir çocuğun duyduğu acı seslerinin adı olmuş artık ninniler; Bomba seslerinin ritmine ayak uydurmaya çalışan ninniler….. Vahşetin kol gezdiği mazlum kardeşlerimizin ülkesi burası. Tek umutlarıysa ağabeyleri ablaları olan bizler. Artık siz de bir ses verin onların dertleriyle biz de dertlenelim, onlara umut, gelecek, hayat olalım. Bir tebessüm bir hayat demek belki de. Yetimlerin gönüllerinde bir mutluluk gamzesi oluşturmak için SES VERİN… AED

What do you think?

0 Beğeni
Upvote Downvote
Kırmızı Yazar

Written by Azize Elif Durgut

Mevsimlerin savurduğu yaprak misali,günlerin kovaladığı bir yolcuyum.Yolculuk nasıl geçiyor diye sormayın,daha soluklanmadım.. #gönlümavişehir/ Marmara University-Kadıköy

Bir cevap yazın

Bir Yorum