in

Düşüncelerimiz

Düşüncelerimiz Mustafa Kemal’inkilerden ibarettir… Düşüncelerimiz, düşünceleri gibi özgür olsun!

EBEDİ ŞEF MUSTAFA KEMAL PAŞA’YA

Ben, senin yolunu kendi yolu bilmiş bir genç.

Bu mektup, sana bir sesleniştir. Sen ki  Conkbayırı Taarruzu 19. Tümen komutanı, Anafartalar Grubu komutanı, Trablusgarp Savaşları Derne komutanı, 16.Kolordu, 2. Ordu, 7. Ordu, Yıldırım Orduları ve TBMM orduları komutanı, kurtuluştaki; kuruluştaki ulu önder ve yol gösterici, yüceltmeye söz verdiğimiz cumhuriyetimizin kurucusu ve ilk cumhurbaşkanı, başöğretmen, ebedi şef, ulu önder; yenilgiye boyun eğmiş bir millete umut olmuş, inanç ve özgürlük olmuş, Ata olmuş Gazi Mustafa Kemal Paşa.. Ey Paşa!

Sana inanmış ve senin yolunu kendi yolu bilmiş bir genç olarak, seni sana yazarken uğradığım çıkmazlığın; kalemin çaresizliğinin, kelimelerin kifayetsizliğinin karşısında daha önce senin hakkında birçok eser yazmış bir gencin olarak; donup kaldım lakin yazıyorum paşam!

Öncelikle;  öldü diyorlar senin için. Lafügüzaf! Onlar için nedir ölüm? Gömülmek mi? Ölmedin, biliyorum.

Ölmediğini hissediyorum mesela, ilelebet yaşayacak bir düşüncesin. Ayrıca, kahramanların öldüğü nerede görülmüş! Neyse, bir Kasım sabahı ölmedin de; “gidiverdin” işte. Yorulmuştun belki de… Gidişine birkaç sözüm vardır, duyuyorsun; okuyorsun değil mi… Okuyorsun!

Gittiğinden beri, nice Mustafa Kemaller yetişti. Bir Mustafa Kemal’in gidişi milyonlarca Mustafa Kemal getirdi. Kutlu olsun paşam! 10 Kasım’da da yazdığım gibi:

“…

bakıp deniz mavisi gözlerine, hasretimi gidermek isterdim. Dudaklarım parçalanıncaya kadar öpmek isterdim ellerinden. Teşekkür etmek isterdim; bağıra bağıra. Sesim kısılıncaya kadar… Sarılmak isterdim sımsıkı; kopana kadar kollarım. Yazmak isterdim çarşaf çarşaf, okumak isterdim sana olan aşkımı; fersah fersah. Yapamam belki bunları ama, bilirim, öğrenirim fikirlerini. Yüceltirim ilelebet, en büyük eserini; Cumhuriyet’i! Senin gibi düşünmek hissetmektir seni, seni okumak yaşamaktır seni, seni sevmek sevmektir memleketi… Ey Türk Gençliği!  Bugün 10 Kasım, Kendine gel! Atatürk ölmedi!  Ölüm kalpte gerçekleşir; Atatürk ölmedi! Fikirler ölümsüzdür; Atatürk yaşıyor! “

Sen yaşıyorsun, çünkü ben yaşıyorum.  Kalbinin atışını kalbimde hissederim; yaşa Mustafa Kemal Paşa, yaşa!

Yıllar önce onca düşmandan korkmamış bir lider olarak yolundan şaşarız diye korkmazsın değil mi?

Gençliğin, gençlerin seni unutur diye, izin silinir diye, sözün dinlenmez ve vatan parçalanır diye korkmazsın değil mi! Güven paşam. Seninle aynı gökyüzüne bakıp aynı topraklara ayak basmış olmanın mutluluğu içerisinde, emanet ettiğin “ne varsa” sahip çıkmak için, gerekirse bir kasım sabahı  “gidivermeye” ben de hazırım paşam! Adım sanım bilinmese de olur, Adım Mustafa, soy adım Kemal! Ben Mustafa Kemal…

Son olarak, sen bana sayamayacağım kadar çok şey öğrettin lakin en iyi öğretin şudur ki; bu topraklarda önümdeki, yanımdaki, arkamdaki adam yenilmezmiş. “Bu topraklarda Mustafa Kemaller yenilmez.” Çok özledik… Görüşmek üzere, Mustafa Kemal Paşa!

Gidivermeye hazır bir neferin.

“Gidivermeden önce Aysu Ataman, gittikten sonra Mustafa Kemal.”

What do you think?

1 Beğeni
Upvote Downvote
Kırmızı Yazar

Written by Aysu Ataman

Aysu Ataman. Lise son öğrencisi. Bu aralar az yaşar, keşfeder; sevmeyi sever, sevmeyi yazar… Hayatı pek kurcalamaz hissediyorsa yazar, hissetmiyorsa sezer… Vicdanı temiz, yüreği güzel, yaşamaya çalışır gider işte. Minnet sanadır "Can yücel…"
Akdeniz Bölgesi genelinde veya Mersin kapsamlı birçok şiir&kompozisyon yarışmasında derece almış vatan şairi (Yalnız vatan millet konularını değil, vatanında yaşanan bütün duyguları tercüme etmeye çalışan ki kendice hatrının sayılı olduğu bir kitleye göre de başarılı bulunan) hayalleri için yaşayan ve yaşamak için hayallerine tutunan kısmen başarılı tamamen ise duygusal... Belki de kısaca sıradan. Ama sıranın neresinde olacağına bir türlü karar veremiyor. "Yazdıklarım benim dünyam. Herkesin dünyasında vardır bir anlam…" da der :) Duygunun olduğu hiçbir çalışma başarısız değildir.

Bir cevap yazın