in

Günlüğümden notlar 2: Hayat Devam Ederken

İyileşmem gerek bugün. Dün çok yoruldum. Birkaç araştırmadan sonra geride bırakmanın ve affetmenin işe yaradığını öğrendim. Oturdum, derin bir nefes aldım ve verdim. Vücudum gevşedi sanki. Biraz daha iyi hissediyor gibiyim. Tatlı bir müzik de eşlik ediyor bana. İyi geldi gerçekten. Tekrar derin bir nefes aldım. Evet, bunu yapabilirim ben. Daha güçlü hissediyorum en azından. Zihnim bomboş, kalp ritimlerim sakin. Bunu tekrarlamalıyım. Buna karar verdim, iyi bir karar gibi. Şimdi biraz da hareket etmeli. Dışarıda da hava amma güzel. Bu da iyi bir fikir gibi gözüküyor. Adımladım dışarıya doğru. Her şey güzel gidiyor. İnsanlar, taşıtlar…Herkes bir şeyle meşgul. Koşuşturuyorlar. Kediler bile birbirinin peşine düşmüş oyun peşinde. Ve masmavi gökyüzü. Ne? Gökyüzü mü? Gökyüzü. Tüm anılar geri geldi şimdi. Hepsi…Bir anlık bu sebepten gözümü kapatmalıyım.
Yatakta uzanan bedenimin farkında değilim. Sabah olmak üzere. Yerimden kalkacak gücüm bile kalmamış. Gök bana bakıyor, gülümsüyor sanki bana. O bana öyle baktıkça seni anıyorum. Eskisi gibi. Nefes almak daha zor artık. Ciğerlerim sıkışıyor. Ölümün bir adım gerisindeyim. Yine de düşümden ayıramıyorum seni. Uykusuzluktan çöken gözlerim bir gün seni göreceklerine emin olduklarından dayanıyorlar. Dudaklarımın arasından birkaç şarkı sözü dökülüyor göğe karşı.
‘Sana ulaşmaya çalışıyorum

Umarım sen de diğer tarafta benimle konuşuyorsundur. Ya da ben tek başına oturup Ay ile konuşan bir aptal mıyım?’ (Talking To The Moon – Bruno Mars)
Gözlerimi hızla açıp geri kaçıyorum evime. Henüz cesaretli değilim. Bunu fark etmem çok da uzun sürmedi. Derin bir nefes daha alıyorum. Sahte gülümsememi de aldım ve nihayet günüm kaldığı yerden devam ediyor.

What do you think?

1 Beğeni
Upvote Downvote

Bir cevap yazın