in

Karanlıkta Bir Mum

Geçecek güzel kızım, geçecek.

Acıların içinden geçersin geçmesi için. Bir parçan düşer her seferinde.  Şanslıysan düşen parçandan tutar birileri elini. Şanssızsan elini sen tutarsın yeri gelince. Ama geçer. Bir gün ağlamamak için çeneni sıkmak olursun. Bir gün ağlamak olursun.

Başkaları da güldürür seni sonra. Belki çiçek bile açtırır. Büyürsün. Unutursun. Ne demiş şair? ‘İnsan unutandır ve insan unutulmaya mahkum olandır.’ Unutulduğun gibi unutursun da.

Şimdi canını yakan unutmak fikri, ilaç olur yaralarına. Biliyorum, sen ilacın bu olsun istemedin. Sen ilacını ondan bekledin. Vermedi. Vermeyecek. Ne yapacaksın unutmaktan başka? Hep kanayamazsın ya.

Açtığın elin boş kaldı, biliyorum. Biliyorum, göğsündeki acı fiziksel sanki. Ama geçecek. İnan bana geçecek.

Ağla ağlayabildiğin kadar, utanma. Akıt zehrini. Zehrinle o da akmasın içinden diye sıkıyorsun dişini, biliyorum. Sıkma. Bırak aksın içinden. Giden oydu, unutma.

Geri gelecek gibi gitti, biliyorum. Biliyorum, kapı eşiğinde bekliyorsun hala. Kapa o kapıyı artık. Gelmeyecek, biliyorsun. Gelecek olan bir işaret verirdi çoktan. Kapat kapılarını, ışıklarını. İyileşmeye yatır bedenini. Ağla, akıt zehrini, sevgini. Koşulsuz bekleyen olma.

Boşluğa savurduğun gel yakarışlarını duymadı mı sanıyorsun? Tabii ki duydu. Ama kulakları duyarsız senin sesine artık. Bağırma boşuna. Nefesini seni duymamayı seçene harcama.

Uzattığın o elini görmedi mi sanıyorsun sen düşerken? Seni o itmedi mi? Niye hala ona uzanıyorsun? Tutunacak dalın yok sanıyorsun, biliyorum. Ama o da tutunacağın dal değil artık. Yanlış yöne çırpınma.

Yine de bekliyorsun, biliyorum. Biliyorum, beklemeyi öyle hemen bırakamıyor insan. Sevmekten vazgeçemiyor acısa da canı. Kucakla acını. Bırak acın geçip giderken sevgini de alsın götürsün.

Ne kadar gerekirse o kadar bekle demek isterim sana. Yapacağın bu çünkü bir süre daha. Beklemeyi bıraktığında fark etmeyeceksin bıraktığını da.

Ama unutma. Umurunda olsa açmazdı bu yaraları bile isteye. Bile isteye geçip gitmezdi üstünden. Şu anki acını unutma.

Unutmayı seçeceğin şey bu çünkü, biliyorum. Bir adım görsen, kapını sonuna kadar açıp koşacaksın, biliyorum. Koşma. Çenendeki o acıyı, göğsündeki o ağrıyı unutma.

Vazgeçsen de unutma. Affetsen de unutma.

What do you think?

2 Beğeni
Upvote Downvote
Sarı Yazar

Written by Ezgi Esra Durğut

Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunu. Hayatta yazmaktan başka çıkış bulamayanlardan, kelimelerle sığınak yapanlardan. Herkes kadar yalnız, herkes kadar kalabalık bir kaç cümleden ibaret.

Bir cevap yazın