in

Ruhsuz dünya

RUHSUZ DÜNYA
Ruhsuz bir dünyada yaşıyoruz
Ölüm ve inat uğruna yaşıyoruz
Sonsuz kalpleri arıyoruz
Sabahın gelmediği bir gecede
Zifir gibi akan acılarla
Çekiyoruz doksan dokuz dünyayı
Tespih ediyoruz acılarla, yaşamakla Hakkı
Gül bahçesindeki güller, kalbimdeki acılar
Teşbihten de yakın birbirlerine
Dikeni de olsa yarar, kokusu da olsa zarar.
Kara bir bulut geçiyor üstümüzden
Çok ağlar hepsinden
Karanlığı kötülük değil kahırdır kahır.
Masumuz, suçluyuz değil.
Bilmiyoruz unutuyoruz kula eğil.
Unut bilme ama Hakka eğil.
Uzaktayız her daim yardan.
Koşmuyoruz lakin ardından
Aşka gel diyemezsin ki gitsin.
Suçlu kalpse eğer sökersin.
Yalan yere vala billa
Özümüz olmuş artık riya
Sevmek olsun tek suçumuz.
Kaçtı kafesten tek kuşumuz.
Keşke hep sevsek suçumuzu
Keşke kafes olmasaydı kaçmazdı kuşumuz.

What do you think?

0 Beğeni
Upvote Downvote
Kırmızı Yazar

Written by Enes Kocatopcu

Ben Enes Kocatopcu 4 Haziran 1996 tarihinde dünyada yaşamaya başladım. Çok sakin, sıradan bir çocukluk geçirdim ama lise çağlarında her genç gibi bende sıradanlıktan çıkmaya başlamıştım.-yada öğle zannettim-Bu durum beni kendimi ifade etme yoluna itti.Böylece lise yıllarım "kendimi en iyi nasıl ifade edebilirim?" sorusuna cevap aramakla geçti bulduğum cevaplardan beni bağlayan tek bir tanesi vardı o da yazmaktı. Böylece sakinliğimi koruyarak sıradanlıktan uzaklaşmış, kendime açılan bir kapıdan girmiştim. Her şeyden yazmaya çalıştım ama bunların içinde bir tanesi vardı ki beni benden daha iyi tanıyordu sanki bu, "şiirdi." Aşklarımı yazdım, hayal kurdum yazdım, düşünmeden yazdım, sevindim yazdım, olmayan bir şey için yazdım ama hepsinden önce kendimi yazdım. Bugün Anadolu Üniversitesinde Havacılık Yönetimi eğitimi alıyorum ve ilerde kendimi anlattığım, kendini anlatan yazarlarla birlikte bir dergi oluşturmak istiyorum. Teşekkürler.

Bir cevap yazın