in

İhanet

Sorguladı… Hayatında ki her şeyi, herkesi sorguladı. O an gelince anladı, hata yapmıştı. Yıllardır hiç sorgulamadığı kendisine çok büyük ihanetler ediyordu. Benliğinin derinliklerine söz alma izni vermeyerek ruhuna ihanet etmişti, anladı.

Suskunluk ruhuna yaramamış aksine onu bencil ve sadakatsiz biri haline getirmişti. Ruhunu ininden çıkarmak ve onunla konuşmak onu sorgulamak istiyordu ama nasıl yapacaktı bunu. Bu saatten sonra becerebilecek miydi? Çünkü kendini bildi bileli çevresini sorgulayan, ilgi ve alakasını dünyaya adamış olan bir insandı. Nasıl olurdu ruhunu sorgulasın bir kerecik ona kulak versindi.

Bugüne kadar ihanetin iki veya birden çok insan arasında olduğunu düşünen insan anladı… İhanet aslında en çokta kendine yapılan bencillik, sadakatsizlikti. Birilerini hep sevdi. Ailesini, dostlarını ve zaman zaman karşısına çıkan insanları. Peki ya, kendini hiç sevmemiş miydi? Ruhuna o herkese bolca dağıttığı sevgisinden hiç armağan etmemiş olmak, ne üzücü..

Bunları düşünmek fırtınalar estiriyordu kalbinde. Nasıl kurtarabilirdi ruhunu ihanetin kör kuyusuna düşmüşken? Basit ama hayata geçirmesi epey zor olan bir cevabı vardı bu sorunun. Bastırdığı ruhuyla konuşacaktı. Ona, sustuğu yılların hesabını sormasına izin verecek yeri gelirse bir tokattan daha ağır olan sevgisizlik sözcüklerini duymaya hazır olacaktı. Aslında onu hep sevdiğini ama yıllardır büyük bir yanılgıya düşerek tüm sevgisini çevresine dağıttığını anlatacak, dürüst olacaktı.

İhanetin içinde kaybettiğin yılları geri getiremezsin ama sevgisizliğini daha da büyütmeden ruhuna ihanet etmekten vazgeçebilirsin.

What do you think?

0 Beğeni
Upvote Downvote
Kırmızı Yazar

Written by Gizem Ertan

Bir cevap yazın