in

Her son yeni başlangıç

  Yitirmenin ne demek olduğunu biraz biraz biliyorum bu günlerde. Kendi hayatını hayatından çıkartmayı, bir adamı öldürüp kendi cinayetin ile ölmeyi biliyorum. İki yabancıdan başlangıçlarının ve bitişlerinin hangisinin nerede başladığı anlaşılamayan tek bir varlık yaratıp, tek bir varlığı parçalayıp ondan iki kederli yabancı çıkartan korkunç büyünün büyücüsü kimdi? Tanrı bir anlığına yeryüzüne eğilip usulca üfleyerek hafızamızı silse idi ve biz yaşanmış her şeyi unutarak iki yabancı gibi yeniden karşılaşsaydık ne olurdu? O gün, senin ben,i benim seni her zaman görmeye alıştığım hatıralarla dolu yerdeki gibi mi olurdu, yüzümüze bile bakmadan iki yabancı gibi çekip gider miydik? Yoksa küçük bir ihtimalle, yaşadıklarımızı bir kez daha yaşayabilmek için birbirimize doğru bir daha yürür müydük…

Yüzüne kartondan maske giymiş bir kadın gördüm geçenlerde. Arka masada aynı maskeden giymiş bir adam oturuyordu. Birbirlerinin yüzünü görmüyorlardı  fakat birbirlerinin yüzünü biliyorlardı. Gerçek hayatın soğukluğundan ve yalnızlığından kurtulmak için ‘sanal’ bir dünyanın meçhul kalabalığına bırakmışlardı kendilerini.

İnsanı sevdiğine bağlayan ilişki, bir zaman sonra sevdiğinden ayırıyor. İlişki olmadığında sevdiğinin ruhuna ulaşamıyorsun, ilişki olduğunda ortak hafızanın lekelerinden sevdiğini, kendini, sevgini koruyamıyorsun. İlişkide birbirinden kopuyorsun, sizi bağlayan sizi ayırıyor, üstelik henüz tanıyamadan. Hem kim gerçekten tanıyabilmiş ki karşısındakini… insan kendini bile tanıyamıyor iken. Sevdik, çok sevdik. Ama sevgimizi, sevdiğimizi aramızdaki üçüncü canlıdan, ilişkimizden koruyacak kadar güçlü olamadık.

O kadın ve erkek bunu yapmayı başarmıştı ama ikinci şanslarını bir armağan gibi değil de bir ihanet gibi gördüler.

Bir daha kaybettiler.

Ve hayat sanki görünenin altında akıp giden akıntılardan habersizmiş gibi akmaya devam eder.

Bir yandan, büyük ve unutulmaz aşkları böylesine büyük ve unutulmaz yapan, yapılan hataların açtığı ve asla kapatılamayan yaralar mıydı?

What do you think?

2 Beğeni
Upvote Downvote
Kırmızı Yazar

Written by İrem Koçak

Unutmayın insan yazarken tanıyabiliyor kendini en çok. En büyük hayallerimden bir tanesi günün birinde yazılarımın hevesle okunmak isteyeceği anın gelmesidir.

Bir cevap yazın