in

GÜNLÜKTEN NOTLAR 4: Günün Sonuna Kadar

‘Bir gün ellerini tutacağımı biliyorum’
Hoş bir geceydi, hava sıcak ama boğucu değil. Biraz yavaş olsa da hava da yavaş yavaş aydınlanmaya başlamış. Artık kalkmalı dedim kendime. Öyle de yaptım ki buradayım. Herkes evinde, sadece kuş cıvıltılarını duyuyorum. Penceremi açtım derin bir nefes alıp bıraktım. Ve nihayet masamın başındayım.
Fırçayı suya daldırdığımda renkler birbirine karıştı. Önümdeki kağıda ne çizeceğimi bilmiyorum. Plan yapmıyorum artık, öylesine bıraktım ki her şeyi. Neyse, odaklanmalıyım. Kağıdı boyuyorum. Gelişigüzel. Beğenmedim. Bunu da beceremedin işte. Aferin.
Gözlerim uykusuzluğun bilmem kaçıncı saatinde olduğumdan şiş. Aynadaki suratıma dönüyorum bir an. Yabancı. Hemen kapattım masaya aynayı. Görmek istemedim. Derin bir nefes aldım ve kocaman gülümsedim. Gözlerim gülmüyor. Sadece kıvrılan dudaklarımı hissediyorum. Tabi yalandan ama maksatım günün sonunu getirebilmek. Artık böyle yaşıyorum. Günün sonuna kadar.
Sinir aldı beni bir anda. Kapaklandım masaya. Sayıklıyorum. Adın…Adın…Adın…Aklıma geldi bir anda. Acaba üstünü örtmüş müdür?

What do you think?

2 Beğeni
Upvote Downvote

Bir cevap yazın