in

Korona virüsünün piyasalara etkilerine ilk bakış

Dünya; sosyal, çevresel, politik ve ekonomik anlamda Dünya Sağlık Örgütü tarafından resmen de salgın (pandemic) olarak ilan edilen Corona Virüs Salgını (Covid–19) ile ciddi bir sınavdan geçmektedir.

Çin’in en kalabalık eyaletlerinden birinin en büyük şehri olan ve dünya ticareti açısından birçok sektörün kalbi olarak nitelendirilen Wuhan’dan dünyaya yayılmaya başlayan bu virüs gerek sosyal anlamda gerek toplumsal yapı bazında birçok olumsuz etkiye neden olmuştur. Bunun yanı sıra ekonomik olarak birtakım etkileri de ister istemez beraberinde getirmiştir. İlk başlarda çok ciddiye alınmayıp üstü kapatılmak istenilen bu virüs daha sonra çok kısa ve çok hızlı bir şekilde öncelikle Çin’i daha sonra Çin’e yakın ülkeleri derken Avrupa’ya ve İran’a sıçramasıyla birlikte global çapta bir salgın haline dönüştü. Son olarak ülkemizde de çıkışının ardından 90 gün sonra tespit edilen vakaların başlamasıyla son rakam 47 olarak açıklandı.

Bu yazımızda virüsün çevresel, sosyal ve toplumsal etkilerine çok girmeden odağımızı ekonomi üzerinde yoğunlaştıracağız. Öncelikle Çin üzerinde birtakım verileri burada zikrederek dünya piyasasının genel durumunu irdeleyeceğiz.*

Çin’in Wuhan kentinin ekonomik manada normal ve genel seyrine şöyle bir göz atalım: Sadece Wuhan kentinin Çin’in Gayri Safi Milli Hasıla üzerinde yüzde 1,6 oranında bir etkinliği söz konusudur. Güncel rakamlara ulaşmamız mümkün olmamakla birlikte 2019 Çin Gayri Safi Milli Hasılası 14,3 trilyon dolar ve bu rakam ABD’nin ardından dünyanın en büyük ikinci ekonomisi konumunda. Bu 14,3 trilyon dolarlık Gayri Safi Milli Hasılı içerisinde yüzde 1,6’lık pay 228milyar 800 milyonluk payı Wuhan’a ait. Wuhan sadece üretim olarak hayati bir noktada değil. Bunun yanı sıra demir yolu ve otoyol bağlantıları noktasında da hayati bir konumu var. Wuhan, Orta Çin için ulaşım noktaları bakımından adeta bir merkez konumunda. Bunun yanı sıra Wuhan şehri bir yatırımcı cenneti. 80 farklı ülkeden sayıları 5 binin üzerinde yatırımcı bu şehirde yatırım planlarını gerçekleştirmekte ve yaklaşık olarak 23 milyar dolarlık sermayeyi burada bırakmaktadırlar.

Bu virüs salgını ile birlikte Çin’de hali hazırda düşüşe geçmiş olan otomobil satışları yaklaşık yüzde 8’lik bir düşüş yaşamışlardır. Wuhan, bölgesinde üretim geçici olarak durdu. Fabrikalar kapatıldı; üretim stantları işlemez hale geldi. Buna bağlı olarak tüketimde de ciddi bir düşüş söz konusu oldu. Karantinaya bağlı olarak yaşanan düşüşler sonucu Çin otoritelerinin beklentisi eğer bu düşüş devam ederse Çin’in Gayri Safi Yurtiçi Hasılası yaklaşık olarak yüzde 1,2 seviyelerine kadar gerileyebileceği yönünde.

Çin ekonomisinin büyüme oranları üzerinde tüketimin payı oldukça yüksek. Geçen seneki rakamlara göz attığımızda yaklaşık yüzde 3,5’luk bir pay sadece tüketim üzerinden gelmektedir. 3 aylık süreç göz önüne alındığında tüketim ortalama yüzde 10 bir düşüş sergiledi ki bu düşüş Çin için çok ciddi bir rakam.

İstihdam üzerinde de büyük etkileri olan bu salgın şu an ciddi manada sadece Wuhan bölgesini etkilemiş olsa da merkez konumundaki bu bölgede baş gösteren işsizliğin diğer bölgelere sıçraması an meselesi.

Çin, petrol piyasasında da etkin rol oynayan aktörlerin başında geliyor. Çin’in Wuhan kentinde özellikle imalat ve üretim alanında yaklaşık olarak 15 milyon varil ham petrol kullanılıyor. Ve bu petrol yaklaşık 2, 2,5 aylık süreç içerisinde kullanılamadı. Bu yüzden petrol piyasasında 70 – 72 dolar bandında gezen petrolün varil fiyatı 30 dolar düzeylerine kadar gerilemiştir. Petrol arzının fazlalaşması uluslararası piyasalarda işlenmiş petrol fiyatlarında da bir indirime gidilmesi sonucunu doğurmuştur.

Korona virüsünün yayılması ile birlikte Çin Halk Cumhuriyeti’nin genel ekonomik seyri bu yönde. Kapatılan fabrikalar ve işletmeler. Bunların ödemek zorunda oldukları kredi borçları ve onların faizleri. Üretim ve tüketimin durmasıyla birlikte artık bir nakit trafiğinin olmaması piyasaları oldukça olumsuz etkilemekte. Dünyada bu konuda bir belirsizlik hali oluşmuşken uluslararası para fonu olan IMF yaklaşık 1 trilyon dolarlık bir fon için hazırlı olduklarını belirterek piyasalarda az da olsa bir rahatlama ortamı oluşturdu. Bunun yanı sıra ABD’de politika faizini yüzde 0.025 gibi bir düzeye çekerek piyasalara yaklaşık 700 – 800 milyon dolarlık bir parasal genişleme oluşturma hedefinde.

Çin ve ABD dünya piyasalarını etkileyen iki önemli aktör konumunda. Buralarda var olan parasal bir genişleme veya daralma tüm dünya piyasalarında etkisini hissettirir. Uluslararası piyasalarda virüs dolayısıyla bir durgunluğun yaşanması ve yaklaşık 64 trilyon dolarlık bir meblağın borsa piyasalarında buhar olmasının etkilerini olabildiğince aza indirme çalışmaları devam etmektedir. İlerleyen süreçlerde ne olacağı bilinmez ama şu anda ekonomik bir darboğazın içine girilme ihtimali yüksek gözüküyor.

*Bu yazıda ele aldığımız veriler 17.03.2020 tarihi itibariyle elde edilen verilerdir. Veriler Çin ve uluslararası ekonomi birimlerinin resmî kaynakları tarafından tahmini verilerdir. Etkisi hala devam eden bir olay olduğu için veri seti bu tarihten itibaren farklılık gösterebilir.

What do you think?

2 Beğeni
Upvote Downvote

Bir cevap yazın