in

Gidişler.. Ve dönüşler..

Dip.

Yazacağım sana demiştim sevgili okur. Sana hep yazacağım demiştim. Ama kendi yolumu kaybettim. En son ne zaman geldiğimi hatırlamıyorum ki ben. Sanki hep yoldaymışım gibi.. Sanki hep yürüyormuş ama istediğim o noktaya varamıyormuşum gibi..

Yeni bir sene geldi. Umutlarla dolu olduğuna dair birçok söylem ve temenni duydum. Oysa bu yaşıma; bu zamana kadar hep aynı istekler ve arzular vardı hayatımda, orada, burada, şurada. Ciddi manada gerçekleştiğini de görmedim. İnsanız işte. Hiç gerçekleşmediğini bile bile aynı isteklerle, umutlarla yolumuza devam ediyoruz. Oysa olmuyor sevgili okur.. Hani matematikte A noktasından B noktasına giden bir araç vardı. Ve her sınavda sorulurdu. O araç her zaman B noktasına varırdı. Çünkü çözüm yolu basitti. Ya da problemi soran kişi cevabı biliyor ve B noktasına ulaşmasını sağlıyordu aracın. Her zaman o araç ulaşıyordu hedefine. Ve fakat ben o noktada değilim. O noktaya ulaşamıyorum bile. Çünkü ne yol bitiyor ne de istediğim noktaya varabiliyorum. Sadece sırtımda koca bir kambur varmış gibi. O kambur yüzünden nefes alamıyormuşum da yürüyemiyormuşum gibi. Sanki matematikteki A noktasından B noktasına giden aracın içinde olamayacağım hiçbir zaman. O araç hep gidecek ve ben de arkasından gidişini izleyecekmişim gibi.

Her gidişin bir dönüşü olduğunu söylerdi oysa ki insanlar. Bir kere gidince dönemiyorsun sevgili okur. Hayatını değiştiriyorsun; aşık oluyorsun, acı çekiyorsun, üzülüyorsun, gülüyorsun, ağlıyorsun, evlenip ayrılıyorsun, ailen oluyor.. Gittiğin yer evin oluyor. Ardında bıraktıkların hiç umrunda olmuyor. Çünkü bir kere gidensin. Giden ve ardında bıraktıklarını terk edensin. Dönmek zor olmuyor senin için. Dönmek istemiyorsun ki zaten. Evini bulduğunu zannediyorsun; ardında bıraktıklarının evini başlarına yıkmamışçasına. Çünkü ardında bıraktıkların da umrunda olmuyor. Umrunda olan tek şey sen oluyorsun. Sen ve gittiğin yerler.. Sahi gidenin dönmeye yüzü oluyor mu?

Gidenin dönmeye yüzü oluyor mu bilemem sevgili okur. Kalanın umrunda olmuyor çünkü bu. Kalan çekiyor tüm acıları, özlemleri, sevgisizlikleri.. Kalan, gidenin mecbur bıraktığı hayata mahkum oluyor. Hiç yaşamak istemediği ve kurtulamadığı hayata..

Sen hiç gitme sevgili okur. Eğer bir gün gideceksen ardında kimseyi bırakma. Şayet bırakır ve gidersen döndüğünde hiçbir şeyi aynı bulamazsın. Çünkü B noktasının cazibesi sana A noktasını aynı bulmayı düşlettiyse de A noktasında sayısız deprem olmuş ve evler yıkılmıştır. Bıraktığın evin yerinde yeller esiyor olur büyük ihtimalle..

Umutlu yarınlara..

What do you think?

0 Beğeni
Upvote Downvote
Kırmızı Yazar

Written by Nurcan Hıdır

Bir cevap yazın