Mornota Röportaj
Zeynep ÇELİK Yozgat’ta doğdu ve ilkokul eğitimi bitene kadar orada yaşadı. Daha sonra Üniversiteyi kazanana kadar Kırıkkale’de yaşadı. Ankara Hacettepe Üniversitesi, İngiliz Dili ve Edebiyatı mezunu olan ÇELİK şu an İngilizce öğretmeni olarak çalışmaktadır. Birkaç kez yazılı çeviri de yaptıktan sonra;. İngilizceyi aşkın farklı bir boyutu olarak tanımlıyor.
Okumayı çok sever,okudukça yazar, yazdıkça paylaşan Zeynep ayrıca tiyatro aşığı. Gezmeyi ve fotoğraf çekmeyi çok sever.
“Hayatımda değerli olanları tutmak isterim; ister bir film olsun, ister bir insan. Sanatla iç içe, kendimi var etmenin peşindeyim.” diyor Zeynep
Mornota ile nasıl tanıştınız?
Mornota ile nette araştırma yaparken karşılaştım. Yazılarımı yayımlamayalı 2 sene oluyordu ve artık yazın dünyasına geri dönmem gerektiğini hissediyordum. İnternette online dergilere bakarken denk geldim, mail attım ve şu an burada yazılarımı yayınlıyorum.
Mornota hakkında ne düşünüyorsunuz?
Mornota, kişilerin kendi düşüncelerini aktarabileceği bir platform. Sadece daha çok genç. Üzerinde çalışılması ve emek verilmesi lazım.
Yazarları ve yazıları incelediğimde geleceğin edebiyatçıları neden buradan çıkmasın? Sonuçta hepimiz aynı gemideyiz.
Bize biraz kendinizden bahseder misiniz? Sizi yazmaya iten şey ne oldu?
Dediğim gibi ben hep okumayı sevdim. Hiç unutmam, daha ilk okuldayım okuma yazmayı yeni öğreniyoruz. Babama ”siz bana okuma öğretmiyorsunuz, ben okuyamayacağım” diye ağlamıştım. İlkokulda ufak şiirler yazdım. Lisede günlükler tuttum. Asıl üniversitede uzun eserler, denemeler, şiirler ve incelemeler yazdım. Daha önce Lavarla sitesinde de yazdım. İnternette yazılarıma ulaşabilirsiniz.
Beni yazmaya duygularım itti. Kalem ve kağıtla özgürdüm.
Kendimi yazarak çok iyi ifade ettiğimi fark etmiştim. Hissettikçe ve içimde duygular biriktikçe yazıyordum.
Bir yazar olarak okuduğunuz ve beğendiğiniz yazarlar kimlerdir?
Türk edebiyatı: Peyami Safa, Can Yücel, Yılmaz Erdoğan, Nazım Hikmet, Şükrü Erbaş… (çok var aslında, hepsi ayrı ayrı değerli benim için)
Diğer edebiyatlar: Sartre, Milan Kundera, Beckett, Albert Camus… Liste uzayıp gider aslında.
Hangi kategorilerde yazıyorsunuz? Konularınızı neye göre seçiyorsunuz?
Edebiyat alanında yazıyorum. Daha çok sosyal konular seçiyorum; birey ve toplumu içeren. Tür olarak deneme ve şiir ağırlıklı. Bazen de hikaye şeklinde. Konularımı yaptığım gözlemler çerçevesinde oluşturuyorum.
Son olarak yazar olmak isteyenlere öneriniz nedir?
Yazar olmaktan ziyade yazmaya odaklanmak gerekir. yazar olmak gibi bir gayem olmadı. Zaman zaman arkadaşlarım o kadar defterle neden kitap çıkarmıyorsun demesine rağmen. İnsan yüreği terledikçe yazmalı. Yazmak ve yazar olmak isteyeceklere tek diyeceğim: okuyun, düşünün ve gözlemleyin. Yazı zaten kaleminizden dökülecektir.
Değerli yazarımızın yazılarını okumak için tıklayın.
